“MEVLANA, TÜM DÜNYA İNSANININ HUZUR BULDUĞU RAHMET KAPISIDIR”

Başkan Oprukçu mesajında: “Hz. Mevlana gönül mimarı, sevda ve sadakat mihveridir. Özellikle geleceğimizin teminatı olan gençlerimizin onu daha çok bilmesi ve tanıması lazımdır. Bu aziz ve kadim vatan topraklarımızda sayısız arif, alim, tasavvuf ehli, ilim ve irfan kutbu büyüğümüz yetişmiştir. Bunlardan birisi de 13. asırda Anadolu’nun merkezi konumunda olan Konya’mızdan Türk İslam Medeniyeti’nin üzerine güneş gibi doğan mutasavvıf, bilgin ve ihlas sahibi Mevlana Celaleddin-i Rumi'dir. Hz. Mevlana Allah’a dayanan insanın yalnız olmayacağı gerçeğini hem idrak, hem tatbik, hem de ömrü boyunca kendisine rehber edinmiştir. Yaşarken ölmeyi bilen, Rabbi’ne kavuşmayı vuslat olarak gören, vuslatını da düğün gecesi, yani Şeb-i Arus olarak nitelendiren yaşadığımız bölgenin en kıymetli şahsiyetlerinden birisidir. Hemşerilerimiz açısından ve bizim açımızdan böyle bir ulvi kişiliğin Konya’mızdan tüm dünyaya ışık olması ayrı bir mutluluk ve onur vesilesidir. Türbesi’nin her yıl dünyanın her tarafından gelen turistlerin uğrak yeri haline gelmesi O’nun yaşarken dahi tüm dünya insanını ne denli samimi ve içtenlikle kucakladığının en büyük kanıtıdır. O, tüm dünya insanının huzur bulduğu rahmet kapısı olmuştur. Hz. Mevlana halden hale giren, gönülden gönüle akan, dilden dile söylenen, kuşaktan kuşağa geçen büyük bir fikir ve şuur insanıdır. Akıl ile duyguyu buluşturması, tevekkül ile tecrübeyi kaynaştırması, irade ile ibadeti aşk yoluna, hakikat güzergahına sabitlemesi gıpta edilecek, örnek alınacak bir marifettir. O'nda ümitsizliğin yeri yoktur, O'nun kapısından karamsarlık ve çaresizlik girememiştir. Gerçekten de ‘Gel, ne olursan ol yine gel, İster kâfir, ister mecusi, ister puta tapan ol yine gel, Bizim dergahımız, ümitsizlik dergahı değildir, Yüz kere tövbeni bozmuş olsan da yine gel’ seslenişi fazilet dolu, iman ve heyecan yüklü mücadele ruhunun, imrenilecek duruşunun ve tüm dünya insanını ne denli kucakladığının özetidir” ifadelerini kullandı.