KONYA KARAPINAR KAPALI HAVZASINDA TERMİK SANTRAL İSTEMİYORUZ!!! GÜNEŞ ENERJİSİNE EVET...

Süreci yakından takip edenlerin bilgi sahibi olduğu. Kimilerinin ise kulaktan dolma bilgiler ve dezenformasyonla kafasının karıştığı. Özünde ise, Konya ovasının göbeğinde; Karaman, Karapınar, Ereğli, Ayrancı ve bu bölgedeki bütün köylerin burnunun ucunda bir çevresel felaketin adım adım yaklaştığı bir kavşaktayız.

Bölgemizde ( Karapınar, Karaman Akçaşehir kasabası, Ayrancı’nın; Ambar, Kavuklar köylerinin tarım arazileri ve yerleşim yerleri) MTA’nın yapmış olduğu araştırmalar sonucunda termik santrallerde kullanılmaya elverişli sözde zengin (kalorisi düşük, maliyeti yüksek, çevresel tehlikeleri sayılamayacak kadar fazla) linyit yataklarının varlığı tespit edilmiştir. Bulunan bu kaynaklara termik santraller kurulması planlanmaktadır.

Bölgemizde kurulması düşünülen bu santrallerin yaratacağı çevresel felaketler üzerine birçok bilimsel çalışma yapılmış ve yapılmaya devam etmektedir. Yapılan bu çalışmalar hakkında kamuoyu oluşturmak, sürdürülen hukuki mücadelelere destek vermek için ERDAK olarak geleneksel hale getirdiğimiz AYDOS tırmanışının kış ayağını bölgemizde kurulması planlanan termik santrallere tepki olarak planladık.

Çünkü, bu termik santraller kurulur ise, uzman raporlarına göre;

Toplam rezerv :1,83 milyar ton

Gerekli santral:1.000 MW’lık 6 adet santral ile veya 600 MW’lık 10 adet santral

yılda gereken soğutma suyu: 2.776.744.800 m3/yıl

Kazılacak toprak: 22,5 milyar ton

Havaya karışacak kül (sera gazı.) : Yılda 700 bin ton ya da 30 yıl boyunca 1,85 milyar ton karbondioksit eşdeğeri.

Soğutma suyu içi gereken kuyu: her biri saniyede 10 lt. su çeken 8200 adet yer altı kuyusu.

Konya Kapalı Havzasındaki yer altı suyunun tamamı çekilerek yer üstü kurutulsa bile, kurulması öngörülen termik santralleri tam kapasite ile çalıştırmak mümkün olamamaktadır. Bu santraller kurulur ise bölgemizdeki ekosistemin tamamen yok olacağı şüphe götürmez bir gerçektir.

Binlerce insanımızın geleceğini, sağlığını, ekonomisini yakından ilgilendiren çok büyük bir felaket adım adım yaklaşmaktadır.

Geleceğimizi yok edecek enerji kaynakları ile zengin olmamızın bir anlamı yoktur. Dünyada artık fosil yakıtlarla enerji üretimi az gelişmişliğin ve insan, doğa, gelecek gibi kavramları hiçe sayan kör kâr hırsının göstergelerinden bir tanesidir. Güneş, rüzgâr gibi alternatif enerji kaynakları bakımından zengin bir ülke olarak çocuklarımıza daha güzel yarınlar bırakmak için bu kaynaklara yönelmeliyiz. Gelecekte en büyük zenginliğimizin aslında tarım alanları olduğunu unutmamalıyız.

Türkiye'nin tahıl ambarı sayılan Konya Ovası'nın termik santral kurulması halinde gerek yeraltı suları, gerekse yaratacağı asit yağmuru, kül ve çevre kirliliğine yol açacak bir çok olumsuz etken bakımından ağır darbe yiyeceğini asla aklımızdan çıkarmamalıyız.

Diyen, ERDAK Başkanı Metin Helimoğlu, Bu düşüncelerle tüm Ereğli kamuoyunu duyarlı olmaya davet ediyoruz diyerek sözlerine son verdi.