“Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum” ifadesine mazhar olan tüm öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Günü kutlayarak cümlelerime başlamak isterim.

Değerli insan, Bilge Kral Aliya’nın söylediği gibi "Yer yüzünün öğretmeni olabilmek için önce gök yüzünün öğrencisi olmak lazım".

Bu bilinçle milletimizin vatanperver, bilinçli, birikimli, milli ve manevi değerlerimizi özümsemiş, ilim ve irfan sahibi tüm öğretmenlerimizi saygıyla ve sevgiyle selamlıyorum. Bilgi ve birikimlerini öz değerlerimizle yoğurarak yetişen nesillere aktarma görevi üstlenen Peygamber meslektaşlarına şükran borcumuzu hiçbir zaman ödeyemeyeceğimizin farkındayız. Teknoloji ne kadar gelişirse gelişsin, binalar ne kadar artarsa artsın, para ne kadar çoğalırsa çoğalsın öğretmenlerimizin rehberlik, liderlik ve rol modelliğine daha fazla ihtiyacımız vardır.

Hükümetimiz döneminde maarif sisteminde çok ciddi yapısal ve niteliksel çalışmalar yapılmaya devam edilmektedir. Hiç bir öğrenciyi elemeden, her bir öğrenciyi yarınların Türkiye’si için bir potansiyel olarak görmek, onları sınavlarda elemek yerine, kendi ruhlarının ufkuna yürüyecek bir maarif düzenine ihtiyaç olduğu aşikârdır. Maarifimizde bu köklü reformlar sürecinin en stratejik unsuru hiç kuşkusuz öğretmenlerimizdir. Yarınki Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu özgün ve yerli bir müfredatın medeniyet tasavvurumuzu yansıtacak nitelikte olmasını arzuluyoruz. Bu bağlamda hedefimiz Dünya’ nın en iyi maarif sistemini inşa etmektir.

Öğretmenlerimiz bizlerin geleceğini inşa eden toplumun önderleri ve rehberleridir. Geleceğimiz olan evlatlarımız, gençlerimiz hep kıymetli öğretmenlerimizin eliyle şekillenir ve milletimize faydalı bireyler haline gelir. Tam bu hususta öğretmenlerimiz herkesten daha büyük bir sorumluluk üstlenmiştir. Çünkü hainler 15 Temmuzda ülkemizin en kritik noktalarını ele geçirerek bizleri karanlık bir tarihe gömme teşebbüsünde bulundular. O yüzdendir ki geleceğimiz olan neslimizin asla aklını kimseye ipotek etmeyen, sorgulayan ve eleştiren bir zihin dünyası ile yetiştirilmesi şarttır. Bu konuda maarif ve öğretimin ana unsuru olan öğretmenlerimizin hassasiyetle mesleklerini icra edeceklerinden şüphemiz yoktur.

Maarif dünyamıza ve ahlaki meselelerimize kafa yormuş önemli bir mütefekkirimiz olan Nurettin Topçunun şu güzel temennisiyle sözlerime son vermek istiyorum.

“Bize bir insan mektebi lazım. Bir mektep ki bizi kendi ruhumuza kavuştursun. Hayâya hayran gönüller, insanlığı seven temiz yürekler yetiştirsin. Her ferdimizi milletimizin tarihi içinde aratsın, vicdanlarımıza her an Allah'n huzurunda yaşamayı öğretsin."

Bu amaca hizmet edecek öğretmenlerimizin ve birikimimizin olduğuna inanıyor;

Bu vesile ile tekrar zor şartlarda görev ifa eden öğretmenlerimizin ve tüm öğretmenlerimizin öğretmenler gününü kutluyor, sadece bugün değil her gün öğretmenlerimizi anan ve onların sorunlarıyla ilgilenen bir anlayışın yerleşmesini temenni ediyorum.