Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Yunanistan'ın adalardaki tatbikatına ilişkin, "Maalesef Yunanistan provokasyona devam ediyor. Bu adaların ihlalinden Yunanistan'ın vazgeçmesi lazım. Ya Yunanistan bu konuda geri adım atar, anlaşmalara uyar, ya da biz gereğini yaparız. Gerekli her türlü tedbiri almaya devam edeceğiz. Yunanistan şunu unutmasın, rüzgar eken fırtına biçer. Barışı istemiyorsan biz de gereğini bir gece ansızın yaparız" dedi.

Bakan Çavuşoğlu, Romanya Dışişleri Bakanı Bogdan Aurescu ile Bakanlıkta bir araya geldi. Gerçekleştirilen görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenlendi.

Çavuşoğlu, Romanya'nın Türkiye'nin Güneydoğu Avrupa Bölgesi'nde en büyük ticaret ortağı olduğunu söyleyerek, "Hedefimiz 15 milyar dolara ulaşmak, bu hedefi de yakalayabileceğimize inanıyoruz, çok fırsatlar var. Romanya'nın ekonomi kalkınması takdire şayan, Türk şirketlere de önemli imkanlar sunuyor. Karma Ekonomik Komisyonu Toplantısı'nı 9 yıl aradan sonra tekrar gerçekleştirdik. Karadeniz'in güvenliği bizler için çok önemli. Savunma sanayiinde iş birliğimizi daha da güçlendiriyoruz. Türkiye-Romanya-Polonya 3'lü mekanizması 10'uncu yılana girdi. Görüşmemizde Ukrayna'daki savaş başta olmakla birlikte bazı bölgesel konuları da ele aldık. Tahıl anlaşmasının sorunsuz şekilde işlemesi de bizim önemli gündem maddemizdi, bugün bu konuyu da değerlendirdik. Bu anlamda Romanya'nın da çok önemli rol oynadığını söylemek isterim. Tahıl anlaşmasının da bundan sonra aksamaması için Rus tahıl ve gübresini de sorunsuz şekilde ihraç edilmesi önemli. İlk ihraç Köstence Limanı'ndan yapıldı” ifadelerini kullandı.

Bakan Aurescu ise gerçekleştirilen görüşmede ikili ve bölgesel konulara değinildiğini anlatarak, “Türkiye-Romanya-Polonya 3'lü mekanizması için de görüştük. Finlandiya ve İsveç'in NATO'ya üyeliği konusunda görüşme de yaptık. Tahıl koridorunun uzatılması konusunda ve yürütülmesi konusunda Türkiye'nin ne kadar önemli rol üstlendiğini dile getirdik. Tarımsal ürünlerin piyasaya sürülmesini sağlayacağız. 3 milyon Ukraynalı sığınmacının da Romanya'da bulunduğunu ve güvenli şekilde başka ülkelere yönlendirildiğini söylemek isterim. Bu yüksek düzeyli stratejik ortaklığın kurulması hükümetlerimizin isteği. Çok ikili iş birliğimizin güzel bir yansımasının sonucu olacak. Bu mekanizma sayesinde saha yapısal bir bakış açımız olacak. Daha koordineli ve organize şekilde çalışacağız” açıklamasında bulundu.

"Ya Yunanistan geri adım atar, ya da biz gereğini yaparız"

Ortak açıklamanın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Bakan Çavuşoğlu, Yunanistan'ın gayriaskeri statüdeki Rodos ve Midilli'deki tatbikatına ilişkin şunları söyledi:
“Maalesef Yunanistan provokasyona devam ediyor. Bizim buna sessiz kalmamız mümkün değil. Yunanistan'ı bu şekilde çıldırtan, silahsızlandırılmış adaların statüsünü Yunanistan ihlal ettikten sonra BM'ye gönderdiğimiz mektuplar. Barışı aslında istemeyen Yunanistan. Çünkü barış anlaşmalarını ihlal ediyor. Gönderdiğimiz mektuplarda adaların statüsü ile egemenliği arasında doğrudan bir bağlantı var, Yunanistan'ın ihlalden vazgeçmezse bunların egemenliği tartışılır. Yunanistan bizim güvenliğimize yönelik anlaşmalara rağmen olumsuz adımlar atıyor, dolayısıyla bizim buna sessiz kalmamız mümkün değil. Bu adaların ihlalinden Yunanistan vazgeçmesi lazım. Ya Yunanistan bu konuda geri adım atar, anlaşmalara uyar, ya da biz gereğini yaparız. Cumhurbaşkanımızın bir gece ansızın demesinin sebebi bu. Bu tehditlere karşı bizim duyarsız kalmamız mümkün değil. Barışı istemeyen ve 2 anlaşmaya uymayan Yunanistan ve dolayısıyla biz bunlara sessiz kalmayız, gereken adımları hem hukuki olarak hem de sahada atmaya devam edeceğiz. Gerekli her türlü tedbiri almaya devam edeceğiz. Yunanistan şunu unutmasın, rüzgar eken fırtına biçer. Barışı istemiyorsan biz de gereğini bir gece ansızın yaparız."

"Finlandiya'dan henüz bize yönelik silah ambargosunun kaldırıldığına dair bir açıklama olmadı"

Bakan Çavuşoğlu, İsveç'in Türkiye'ye iade ettiği Mahmut Tat'a ilişkin ise, “Bugüne kadar atılan adımları memnuniyet ile karşıladığımızı; ama atılması gereken adımların da olduğunu kendilerine söyledik. Finlandiya Savunma Bakanı'nın Türkiye'ye gelmesi önemli. Çünkü Finlandiya'dan henüz bize yönelik silah ambargosunun kaldırıldığına yönelik bir açıklama olmadı, bu açıklamayı da kendilerinden bekliyoruz. İki ülke arasında uygulamada bir ayrım yapmıyoruz. Göreceli olarak bizim Finlandiya ile daha az problemimiz var. İsveç'in daha somut atması gereken adımlar var. Mesela terörizmin finansmanı, suçluların Türkiye'ye iadesi. Şahsın Türkiye'ye iade kararı memnuniyet verici. Bizim listemizde adı yoktu. Ama sonuç olarak olup olmaması önemli değil. Listede olan kişilerin de Türkiye'ye iade edilmesi, orada bulunanların mal varlıklarının dondurulması gibi taleplerimiz ciddi taleplerdir. Bu atılan ve atılacak adımlar konusunda TBMM ve halkımızın ikna olması gerekiyor. Yeni hükümet ile birlikte daha olumlu atmosfer içinde sürecin ilerlediğini söylemek isterim. Üyelik konusu tamamen onların 3'lü anlaşmadaki şartları yerine tam olarak yerine getirmesine bağlıdır" diye konuştu.