SELAM SANA EY YILLARI HEBA OLAN GENÇ!
20 Şubat 2015 Ülkücü Fırat Yılmaz Çakıroğlu'nun vefatının yıl dönümü nedeni ile MHP İlçe Başkanı Musa Yılmaz yazılı bir mesaj yayımladı. Yılmaz mesajında şu sözlere yer verdi;
20 Şubat 2015 Ülkücü Fırat Yılmaz Çakıroğlu'nun vefatının yıl dönümü nedeni ile MHP İlçe Başkanı Musa Yılmaz yazılı bir mesaj yayımladı. Yılmaz mesajında şu sözlere yer verdi;
20 Şubat Milliyetçi-Ülkücü camia'nın mateminin doruk yaptığı tarihlerden biridir. Çünkü bu tarihte aynı ana babadan olmasa da her ülkücünün canı, kanı olan Fırat Yılmaz ÇAKIROĞLU kardeşini kaybettiği 20 Şubat 2015'inin sene-i devriyesidir.
İsmine çözülme ya da açılım süreci denen süreçte, üniversitelerde terör örgütü mensuplarına süreç zedelenmesin diye dokunulmamıştır. Bu müdahalesizlik ve devlet idaresinin hissedilmediği üniversitelerde terör örgütlerinin hareket serbestisi artmıştır. Bu durum üniversitelerde okuyan milliyetçi-ülkücü camia mensubu gençleri türlü sıkıntılarla okumaya sevk etmiş ve birçoğu hayati tehditler almıştır.
Bu tehditlerden biride milliyetçi-ülkücü camiamızda saygın bir yeri olan Fırat Yılmaz ÇAKIROĞLU kardeşimizi hedef almıştır. Bu rahatsızlığını üniversiteye bildirmiş fakat bir sonuç alamamış ve sonrasında okulda basın açıklaması yapıp Ege Üniversitesinde terörist istemiyoruz demiş ve bunun için elinden gelenin fazlasını yapmıştır.
Aldığı tehditlerin dozu her gün artması ve sınavlara polis nezaretinde girmesi Fırat'ı bir an olsun yıldırmadı ve o her seferinde kararlılığı göstermiş bunun bir ifadesi olarak da Ege'deki bölücü terör örgüt mensupları aleyhine yürütülen her türlü etkinlikte en önde olmuştur. Bu belirttiğim etkinliklerin biri de Ege Üniversitesinde ''Atatürk ve Bayrak için Ege'de Birlik Var! '' adlı etkinliktir. Fırat bu etkinlikte ilk defa açıktan şu şekilde tehdit edilmiştir: O en öndeki beyaz gömlekli tarih 4. sınıf öğrencisi, sınavlara polis eşliğinde giren 'Reis' Fırat Çakıroğlu'ndan da soracak hesabımız var! diyerek daha önce defalarca tehdit alan Fırat tekrardan aleni tehdit edilmişti.
Hayata dair idealleri vardı. Bir yandan okula gidip bir yandan formasyon alıyordu. En büyük ideali ise akademisyen olmaktı. Kendisi gibi vatansever gençler yetiştirip, kime çalıştığı belli olmayan sözüm aydın gibi takılanlara karşı bu milletin aydını olmak gibi büyük idealleri vardı. Aldığı tehditler dolayısıyla devamsızlığı arttığı için devamsızlıktan kalmaması için 20 Şubat tarihinde okula gidiyor çıkan olaylar neticesinde ustaca atılmış 4 bıçak darbesi sonucu canımız Fırat'ımızı yaralanıyor ambulans aranıyor Ege Üniversitesi hastanesine 2-3 dakika uzaklıkta olmasına rağmen ambulans bir türlü gelmiyor. Arkadaşları polis otosu ile götürmeyi teklif ediyorlar teklifleri reddediliyor ve ambulans alana 45 dakika sonra geliyor ve Fırat kardeşimiz maalesef kan kaybından hayatını kaybediyor.
Olaya baktığımızda Fırat'ın sürekli tehdit alması sonucu üniversite ve emniyete bildirmesi sonucu ne bir güvenlik önlemi ne de bir polisin o anda yanında bulunmaması, üniversitenin bölücü örgüt mensuplarına sessiz kalması,ambulansın alana 45 dakikada gelmesi, Polis otosu ile hastaneye götürülme tekliflerinin reddi bunların hepsini topladığımızda bir ihmaller silsilesi oluşuyor. Olayın duyulması sonucunda yurdun çeşitli yerlerinde yürüyüşler düzenlendi fakat olayın basına yansıma şekli milliyetçi-ülkücü camia'nın büyük tepkisini çekti. Ve haber şu şekilde duyuruldu; Ege Üniversitesinde karşıt görüşlü öğrenciler arasında çıkan kavga! İşte bu kötü haberin duyurulması yine kötü bir şekilde yapılmıştı. Karşıt görüşlü dediği gruplardan biri bölücü terör örgütü mensubuydu fakat Fırat karşıt görüşlü değil, Ülkücüydü!
Bu olaylar böyle gerçekleştikten sonra olayın failleri yakalandı ve yargılamalar başladı yargılamalar 2 yılı aşkın(880 gün) bir sürede tamamlandı.
Dava 18 Temmuz 2017'de sonuçlandı. Mevcut ceza yargımız da bulunmaması nedeniyle maalesef faile idam cezası verilemedi. Örgüte üye olmak suçundan 15 yıl ve cinayet suçundan ağırlaştırılmış müebbet cezası ile yetinildi.
Ve maalesef üniversitelerde hala da öğrenci kılıklı teröristler eğitim görmekte bunlar okulun tatil olduğu zamanlarda dağda, okul zamanı kampüsler de gençlerimizin hayatını tehdit etmektedir. Bu somut olayda, görüldüğü gibi bu tip bıçaklama vakaları ve öldürücü nitelikteki darbeler belirli bir eğitim alan bölücü örgüt mensubu teröristler tarafından gerçekleştirilmektedir. Bu elim olay ve diğer olaylara tedbiren her zamanda ifade ettiğimiz üzere diyorum ki; Üniversitelerde Terör ve Terörist İstemiyoruz! bu konuda devletimizi ve emniyet mensuplarımızın gerekli hassasiyeti göstermesini istiyoruz.
Mazisinde 5000 ülkücü şehit ve Fırat Yılmaz ÇAKIROĞLU gibi ülkü devlerini barından hareketimizde şehitlerimiz ne zaman aklıma gelse hep şu dizeler belirir zihnimde: Bizim çocuklar hep sessiz ölürler. Ne insanlık ayağa kalkar, Ne de hak hukuk..
Bu duygu ve düşünceler ile şehidimiz Fırat Yılmaz ÇAKIROĞLU'nu unutmadık, unutmayacağız ve unutturmayacağımızı belirtiyor tekrardan şehidimize Allah'tan rahmet diliyor, kederli ailesine rabbimden sabırlar niyaz ediyorum.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.